İNSAN NİYET
Merhametsiz arşa yükseliyor, gönüller sefalette
Körpe dimağları kuşatan, şuursuz cehalet
Kuru bir yaprak gibi, çıtırdıyor medeniyet
Cenaze merasiminin iç karartıcı matemine bu delalet
Aklın beynini aştığında düşünceler kazanır mı dirayet?
Mektepler mi yoksa gönüllerdeki vicdan mı, aklı selim olmaya kefalet?
Canhıraş bir feryat yükselir seslerden! Hani nerde adalet?
Ebediyete intihal etmiş sanki nazlı cesaret
Nezarette acı çeken bir suçluyken ödenen kefalet
Tüm benliğini fütursuzca yakan esaret
Viran olmuş gönüllere derman olan kifayet
İkrar ederken suçunu, tövbeye icazet
Hataların maruz bırakmışsa seni bir melamete
Ermiş olup vardın mı ezeli bir keramete
Dipsiz kuyudan çıkarken katlandığın zahmete
Ulaşabildin mi varmak istediğin hidayete?
Muhabbetin makbulse perçinleşecek ziyaret
Aynalar bile çehresine hayran kalıyor yansıtıyor zarafet
Zehretmeden tadabilmek, helalinden ziyafet
Kelamın incitmeyecekse gönülleri, budur asıl merhamet
Cemaline nazar etme, nefsin külfetiyle
Nakşeder misin ruhunu, faziletle demet demet
Kula kulluk etmeden umduğun medet
Kıymetli olan da var mıdır mazeret?
Devasız derde düşersen vardır bir saadet
Kanayan yaralardan akarsa namına selamet
Zamanın kıyısında yitirilmeden basiret
Ahvalinin serveti hakka kavuşmaktan ibaret
Kavrularak yanarsın! Kemale erdiğinde nihayet
Ne zulmedersin? Beden bize haktan emanet
Muhabbet ehlinin imtihanı, ahiret
Gönlüne cehennemden bir kor düşerse, sonun kıyamet
Songül GÜNGÖR